Yazar: Veaceslav Gurschi

Karma kavramı, Hinduizm ve Doğu dinlerinden, Jainizm ve Budizm’den gelen ve ruhların göç döngüsünde yaşamın kalitesini belirleyen tüm eylemleri tartan kişisel olmayan bir güç olarak yorumlanır. Karma, felsefi, ruhsal, ahlaki, teosofik, ezoterik, enerjik gibi birçok açıdan ele alınabilir.

Bu yazıda, karmanın iki yönü, enerjik perspektiften ve kozmik enerji geleneklerinden ele alınacaktır.

I. Karmanın Enerji Açısından Görünümü: Sorular ve Cevaplar

Karma anlayışına göre, ruh, gelişimi için gerekli olan ve önceki yaşamında alamadığı enerjileri araştırır. Her yeni enkarnasyon, ruhun yeni enerjik nitelikler geliştirmesini ve matrikste zaten mevcut olanların belirli bir standartta birikimini gerektirir. Bir kişiye hayatında verilen durumlar, ruhunda planlanan enerji türlerinin gelişimine katkıda bulunur ve bu durumlardan geçen kişi, ruhun matriksini belirli bir enerji setiyle doldurur.

Kişi durumu doğru geçerse, matriks gerekli enerjilerle dolarken, durumu yanlış geçerse, temel programda planlananlardan daha düşük kaliteli enerjiler üretir. Bu enerjiler başlangıçta matrikse alınmaz, ancak ölümden sonra ayrışan auradaki geçici katmanlarda birikir. Kişi belirli bir hayatta ihtiyaç duyduğu enerjileri geliştirmemişse ve seçim özgürlüğü ile başka tür enerjiler üretmişse, bir sonraki yaşamda yine aynı veya benzer durumları yaşamak zorunda kalacaktır. Bu, enerjik perspektiften karmanın genel anlayışıdır.

Peki bir kişi neden olumsuz eylemlerini gelecek yaşamında ödemek zorundadır?

Eğer aynı hayatta “cezalar” olsaydı, ceza çok hafif olurdu. İnsan, cezanın nedenini bilirse, bu durum psikolojik olarak daha kolay yaşanır ve ruhun çabası en aza ine. Karmik cezanın dayanması, kişinin neden belirli bir zor durumla karşılaştığını bilmediğinde daha karmaşık ve acı vericidir. Genellikle “Hayatımda kimseye kötülük yapmamışken neden bu kadar acı çekiyorum?” diye sorar. Bu sorular yaşamlarının sonuna kadar onları rahatsız eder ve ruh sürekli arayış içindedir. Ruh, neyin iyi neyin kötü olduğunu hatırlamamalı, ancak değersiz olanı hissetmeli ve reddetmelidir. Kendi kendini mükemmelleştirme sürecinde, matrikse yüksek enerjiler biriktirilmeli ve bu enerjiler daha düşük olanları reddetmeye başlamalıdır. Böylece ruh, doğası gereği daha düşük olanları reddeder ve bu reddetme, ruhun hatırlamasından değil, onlara uygun olmamasından kaynaklanır. Gelecek yaşamında doğduğunda, kişi önceki yaşamını hatırlamaz, ancak ruhu her şeyi hatırlar ve önceki hataları yapmasına izin vermez, insanı bilinci veya iç sesi aracılığıyla yönlendirir. Bu şekilde, kişinin ruhsal evrim merdiveninde ardışık bir yükselişi gerçekleşir.

Kişi hayatı boyunca hiçbir şeyi anlamadıysa, ölümden sonra eylemlerinin yanlışlığını fark eder mi? Evet. Ölümden sonra, neden cezalandırıldığını anlar ve kendisi için sonuçlar çıkarır. Ancak, eğer bu farkındalık derinlemesine olmazsa, enkarnasyon sırasında, geçmişin hafızası engellendiğinde, ruh aynı hatayı tekrar eder. Doğru anlama düzeyinde bir farkındalık gerçekleşirse, yani yeterince derin, o zaman yeni bir enkarnasyonda önceki hataları tekrarlamaz ve karmik bağımlılığı bir şekilde veya başka bir şekilde sona erdirir.

Halk dilinde tövbe, bir kişinin günahlarını kabul etmesi anlamına gelir. Peki, enerjik açıdan tövbe nedir? Tövbe bir arınmadır. Karmanın önemsiz bir kısmı “iptal edilir”. Ancak karmik borcun geri kalanı kalır, çünkü karmik borçların tümü ödenmelidir.

II. Kozmik Enerji Geleneğinde Karma

Kozmik enerji geleneğinde, “Karma” kavramı basitleştirilmiş ve modernleştirilmiştir. Günümüzde “Karma” kelimesi, “genetik miras” ve “kişinin doğduğu koşullar” ile değiştirilebilir. Örneğin, geçmişte annesi ve babası suçlu olan bir ailede doğan bir çocuk, uygun bir genetik “yük”e sahip olacak ve hayatı hem durumsal hem de fiziksel, duygusal, zihinsel ve enerjik olarak karmaşık olacaktır.

Karma, bir ceza aracı değil, kişiyi düzeltme aracıdır. Bir kişi herhangi bir nedenle farkındalık geliştirmiş ve tövbe etmiş ve düşüncelerini, duygularını ve eylemlerini düzeltebilmişse, karma işlevini yerine getirmiştir ve ödenmiş olarak kabul edilebilir.

Kozmik enerjide, bir kişinin karma ile ilgili belirli yönleriyle çalışmak için kullanılan iki frekans vardır; bunlar Sutra-Karma ve Farun-Buddha frekanslarıdır. İnsan hayatında hem iyi hem de kötü şeyler yapar, hem “pozitif” hem de “negatif” karma biriktirir. Sutra-Karma frekansı, fiziksel ölümünü beklemeden birini diğeriyle değiştirmeye izin verir. Ancak bu frekans kişiye anında ne anlayış (farkındalık), ne pişmanlık ne de değişim sağlar; sadece geçici bir yardım sunar. Kişiye kendini düzeltmek için bir şans daha verir ve bir teşvik sağlar.

Sutra-Karma frekansı uzayda ve zamanda farklı şekilde çalışır. Bazı etkiler anlık olabilir, diğerleri daha uzun bir süre boyunca ortaya çıkabilir. Aynı zamanda, enerjik-bilgilendirme seviyesinde, frekansın etkisi altında, genetik sistemde, önceki nesillerin (büyükbaba, büyükbüyükbaba vb.) işlediği bazı günahların temizlenme süreçleri başlatılabilir. Bu, hem anne hem de baba hattında olabilir.

Genel anlamda karma hakkında konuşursak, burada ayrıca negatif atalara ait programlardan da bahsedebiliriz, örneğin “Atalardan gelen lanet”, 1 Magic frekansı veya diğer temizleme frekansları kullanılarak kısmen veya tamamen ortadan kaldırılabilir.

Karmik sorunların kategorisinde fizyolojik hastalıklar ve genetik olarak nesiller boyunca aktarılan zihinsel işlev bozuklukları da yer alır. Budist Blok’taki terapötik frekanslar, genetik olarak aktarılan hastalıkların tedavisinde geniş bir etki yelpazesi sunar.

Sutra-Karma frekansı parola ile aktive edilir ve kısmen telafi yoluyla “pozitif” ve “negatif” karmayı değiştirmek için kullanılır.

Kozmik enerji uygulayıcıları onu bilinçli olarak kullanmazlar, çünkü frekans gerektiğinde seans sırasında kendiliğinden açılır. Bilinçli bir aktivasyon durumunda, frekans belirli bir hasta için (ciddi vakalarda, düşük sonuçlarla) yalnızca bir kez, temasa geçerek, genellikle seans sonunda aura, rezonatöre verilir. Sutra-Karma kapatılamaz. Sutra-Karma frekansının bilinçli veya spontan aktivasyonu durumunda, genellikle hasta belirgin bir duygusal tepki verir (gülme, ağlama, öfke, apati, utangaçlık, depresyon). Bu, frekansın tam olarak çalıştığının bir işaretidir. Bu herkes için gerekli bir durum değildir, bazıları için frekans fark edilmeden çalışabilir.

Kozmik enerji okulunun kurucusu Vladimir Petrov, son yıllarda Farun-Buddha frekansına, devam niteliğinde bir açıklama eklemiştir. Bu frekans, kişinin karma ile ilgili çalışmasını daha derinleştirir ve ruhsal gelişimini hızlandırır. Farun-Buddha frekansı, kişinin ruhsal yapısını ve bilinç düzeyini dönüştürmeye yardımcı olan güçlü bir enerjidir. Karma’nın çözülmesi ve kişinin kendi farkındalığını artırması için gerekli olan enerjiyi sağlar. Bu frekans, kişiyi ruhsal olarak yükseltir ve ona yeni bir perspektif sunar.

Sonuç olarak, karma, hem enerjik hem de kozmik enerji gelenekleri açısından farklı şekillerde ele alınabilir. Enerjik açıdan, kişinin ruhsal gelişimi ve enerji matriksinin dolmasıyla ilgilidir. Kozmik enerji perspektifinde ise, karma kişinin doğduğu koşullar ve genetik mirasla ilişkilendirilir. Her iki durumda da, karma kişinin ruhsal yolculuğunda önemli bir rol oynar ve kişinin kendini düzeltme ve geliştirme çabalarını teşvik eder.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir